İzolatör Fabrikası İstanbul, Pendik’te toplamda 3.000 m2 kapalı alan üzerine kurulu fabrika üretim ve ofis proğramlarını içeren bir projedir. Trafo ve izolatör üreten ayrıca bunu 40 ülkeye ihraç eden başarılı bir firmanın yeni kurumsal ruhunun oluşumu adına gerçekleşmiş ilk çalışmadır.

Fabrika ana binası, konvansiyonel olarak ve endüstriyel üretime en müsait formda ele alınmış prefabrike bir yapıdır. Firmanın kendi gayrimenkulü olmadığı için üretim sahası ve depolama alanlarında kalıcı çözümler yerine yalnızca endüstriyel verimlilik üzerine proğram düzenlemelerine gidilmiştir.

Ofis ve karşılama bölümlerinin tasarımındaki amaç ise çalışanların verimliliğini arttıracak, üretim ile yönetim arasındaki bütünselliği sağlayacak ve gelen ziyaretçilere tüm şeffaflığıyla kendini sunabilecek özgüvende bir yapı oluşturmaktır.

Birbirlerinden soyutlanmadan görsel olarak içiçe geçmeleri ve bütünlük sağlamaları amacıyla öncelikle fabrika üretim sahasına kurulacak makineler düzenlenmiş; yönetim ofisinin girişinde showroom olarak yaratılan mekan, şeffaf camın üzerinden üretim sahasına doğru kesilen ve arka taraftan uzanarak gelen duvar ile şekillendirlmiş; son olarak üst kotta bulunan ofislerin üretim sahasına bakan cephesi tamamen şeffaf bırakılmıştır. Bu amacın devamında kurgulanan merdiven hafif ve ince yapısıyla detaylandırılmıştır. Mekan kurgusunda ayrıca firmanın ileriye dönük büyüme öngörüsü dikkate alınarak gerekli kapasite için yönelimler sağlanmıştır.

Tüm bu mekansal kurgu içerisinde çelik ve camın malzeme uyumu ile endüstriyel sertliğe tezat olacak şekilde doğal taş kullanımına gidilmiştir. Zemindeki perdahli bazalt taşı ile birlikte yenilikçi bir yaklaşımla duvarlarda doğal kayrak taşının liflerine ayrılmış bir türevi olan flexstone kullanılmıştır. 2 mm kalınlığında son derece hafif, esnek ve büyük ebatlı oluşuyla aynı taşın masif olanına nazaran çok büyük uygulama ve tasarım kolaylığı sağlamıştır. Girişteki etkinin yaratılması için çift taraflı eğrisel konkav yüzeyin oluşumunda en uygun malzeme olmuştur.

Tasarım odaklı olup farklı malzeme ve detayları denemek adına sürekli araştırma halindeyiz. Yalnızca tasarım yada yalnızca uygulama değil mimarlığa bütünsel olarak bakan bir yapımız var. Projemizdeki zorluklar, mimarlık içerisinde bu şekilde varolabildiğimiz için oluşan esneklik ve farklı bakış açısı sayesinde kolaylıkla aşılabildi. Hatta bu zorluklar süreç içerisinde avantaja dönüştüler.

Mekansal açıdan alışılagelen fabrika üretim ve ofis mekanlarının kendi içlerine kapalı ve bağımsız yapılarını nasıl kırabiliriz sorusuna gelen cevap bizi tasarım odağında öncelikli amacımıza yöneltti. Nasıl yapabiliriz sorusu ise, üretimi bir an önce başlaması gereken bir fabrika içerisinde organizasyonel ve detay anlamında bizi en güzel, sağlam, sürdürülebilir uygulamalarda yenilikçi yaklaşımları tercih etmemizi sağladı.